İnternet dünyasının ilk günlerinden bu yana dijital pazarlama konusunda yazılmış sayısız yazı, bu alanda en yüksek dönüşümün nasıl sağlanabileceğini ve nasıl etkili sonuç üretilebileceğini anlatmaya çalışıyor.
Tüm bu çabaya rağmen, gerçekleştirilen araştırmalarda dönüşüm elde etmek konusu hala en büyük problemlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.
Sitelere sürekli daha fazla kişi getirmek için çabalanıyor, bunun için önemli bütçeler harcanıyor, fakat sağlanan ticari sonuçlar bir türlü tatminkar seviyelere ulaşmıyor.
“Daha fazla” yerine “daha doğru” trafiğe öncelik verilmediği ve farklı beklentileri olan tüm farklı alt hedef kitlelere aynı şekilde davranıldığı için olabilir mi?
Pek çok pazarlama uzmanı, her insanın kendisine özel bir yapısı olduğunu ve kendi bakış açısı ile en çok örtüşen iletişim mesajlarına en olumlu tepkiyi vereceğini söylüyor.
Ama hemen herkesin katıldığı bu söylem, iş uygulamaya geldiğinde göz ardı ediliyor. Dijital pazarlama çalışmalarının neredeyse tamamı, az sayıda mesajı çok sayıda insana iletmek üzere kurgulanıyor.
Sen her insana kendisinden farklı biri gibi davranırsan, onun da senin iletişim mesajına ilgi göstermemesinden daha doğal bir şey olamaz.
2020 yılında web ortamı her zamankinden daha kalabalık ve insanların dikkatini çekmek her zamankinden daha zor. Geniş kitlelere sunulan standart pazarlama mesajlarının etkinliği çok düşük seviyelerde.
Sen farklı mesaj verebileceğin her kitleyi ayrıştırabilirsen, onların istekleri ile tam olarak örtüşen mesajları sunabilir, pek çok farklı mesaj arasından sıyrılıp en öne geçebilir ve etkili sonuç üretebilirsin.
Günümüz tüketicisi her gün yüzlerce pazarlama mesajı ile karşılaşıyor ve bunların neredeyse hiçbirini hatırlamıyor.
American Marketing Association (AMA) web sitesinde yer alan bir makalede, ortalama bir tüketicinin günde 10.000 pazarlama mesajı gördüğü (buzdolabındaki ürün etiketleri gibi mesajlar dahil) belirtiliyor.
Microsoft tarafından gerçekleştirilen bir çalışmada tüketicilerin günde 600 mesaja maruz kaldıkları söyleniyor.
New York Times web sitesinde yayınlanan bir makalede, şehirde yaşayan bir kişinin günde 5.000 mesaj gördüğü belirtiliyor. Makalenin temel aldığı araştırmaya katılan kişilerin yaklaşık yarısı, günümüzde pazarlama ve reklamcılığın kontrolden çıktığını düşünüyor.
The Guardian’da yayınlanan bir makalede ise günde yaklaşık 3.500 mesaj gördüğümüzden bahsediliyor. Gerçekleştirilen bir deneyde, 90 dakika içinde bir kişinin 100 markadan, 70 farklı formatta 250 reklam gördüğü söylenirken, bunlardan sadece 1 tanesini hatırlayabildiği vurgulanıyor.
Her gün, kullanıcılar Instagram’a 95 milyon fotoğraf yüklüyor, Twitter’da 500 milyon post yayınlıyor, YouTube’a 700.000 saatlik video yüklüyor, 281 milyar e-posta gönderiyor.
İnsan beyni her gün 34 gb. büyüklükte bilgi ile yükleniyor.
İnsanlar her gün gerçekleşen bu yoğun mesaj yağmurundan bunalmış durumdalar ve buna bir çözüm bulmaya çalışıyorlar.
Her gün karşılarına çıkan iletişim mesajı sayısı o kadar arttı ki, insanlar artık okumuyor, sadece göz gezdiriyor, ta ki karşılarında gerçekten ilgilendikleri bir şey görene kadar.
İşte tam da bu nedenle, vereceğin mesajın alacak kişi ile tam olarak örtüşmesi gerekiyor.
İnsanları Birkaç Saniye İçinde Nasıl Etkileyebilirsin?
Bir kişi mobil telefonunu günde 47 defa kontrol ediyor, gençlerde bu rakam 86 defaya yükseliyor. 10 kişiden 9’u sabah kalktıktan sonra bir saat içinde mobil telefonunu kontrol ediyor.
Bu mikro anlarda genellikle içerikleri gözleriyle tarıyor, kendi bakış açıları ile örtüşmeyen içerikleri hızlı bir şekilde geçiyorlar.
Microsoft tarafından 2.000 katılımcı ile gerçekleştirilen bir çalışmada, dikkat süresinin (attention span) 8 saniyeye düştüğü ortaya çıktı.
Faceboook, mobil kullanıcıların bir içeriği incelemek için ortalama olarak sadece 1,7 saniye harcadığını söylüyor.
Bu kişiler interneti yoğun olarak kullansalar da, dikkatleri bölünmüş durumda ve onları etkilemek için sadece birkaç saniyen var.
Bu kadar kısa sürelerde insanların ilgisini kazanmak için, bakış açısı farklı olan kişileri ayırmalı ve her gruba bir bakışta algılayacakları odaklı mesajları vermelisin.
Geniş kitlelere genel mesajlar vermek günümüzde artık etkili bir sonuç üretmiyor.
Başarı için doğru kişiye, doğru zamanda, doğru mesaj vermelisin. Bunu başarmanın yolu ise Böl ve Fethet Yöntemini uygulamak.
Böl ve Fethet Yöntemini Nasıl Uygulayabilirsin?
Detaylı olarak burada okuyun: Böl ve Fethet Yöntemi: 2020’de Aynı Bütçe, Çok Daha Yüksek Sonuç
2020 SEO Taktikleri
Google’da günde 6 milyar, yılda 2 trilyon arama yapılıyor. Dünya çapında hemen herkes Google kullanıyor.
Bu durum web sitesi yöneticilerini heyecanlandırıyor. Herkes Google arama sonuçlarında önde gelip, ücret ödemeden web sitelerine ziyaretçi akını olsun istiyor.
Bu da önemli bir rekabet yaratıyor. Google’da indeksli sayfa sayısı 1998 yılında sadece 26 milyon iken, 2008 yılında 1 trilyon ve 2016 yılında 130 trilyon seviyesini aştı.
Herkes Onu İkna Etmek İçin Çalıştıkça, 2020 Yılında Google Site Sahiplerine Daha Az Güveniyor
2000’lerin başında Google, ona her söylenene inanan saf bir kişi gibiydi. Web sayfalarında yazan her kelimeye inanıp, bunları temel alarak siteleri arama sonuçlarında önde getiriyordu.
Bugün artık pek çok kişinin kendisini kandırmaya çalıştığının bilinci ile hareket eden Google, kendisini yanıltmaya çalışanları anlamak için çeşitli kontrol sistemleri kullanıyor. Panda algoritması ile web sitesi içeriklerini, Penguen algoritması ile siteye gelen bağlantıları denetliyor. Kandırılmadığından emin olmak istiyor.
Tek konuya değil, çok sayıda konunun bileşimine bakıyor.
Bu nedenle günümüzde SEO çalışmasında başarılı olmak istiyorsan, tek bir konuya değil, araştırma ve strateji geliştirme, site üstünde çalışmalar, site kullanışlılığı ile ilgili çalışmalar, bağlantı geliştirme ve web genelinde çalışmalar, arama sonuç sayfasına yönelik çalışmalar gibi pek çok konuya odaklanmalısın.
2020 Yılında SEO Projesinde Başarının 5 Adımı
Pek çok SEO projesi, dar bir kapsam ile site üzerinde kelime çalışmaları ve bağlantı geliştirme konularına odaklanır. Ancak bu durum çoğu zaman istenilen sonuçları üretmekte yeterli olmaz.
2019 yılında etkili sonuç elde etmek istiyorsan, SEO projesinin aşağıdaki 5 aşamasında da başarılı olmak zorundasın.
1. Araştırma, Strateji Belirleme & Anahtar Kelime Seçimi
Şirketler genellikle bu aşamayı zaman kaybı olarak görüyor, boşa para ödedikleri ve hiçbir çalışma yapılmayan bir dönem olarak değerlendiriyorlar.
Sitelerinin, istedikleri her kelimede hemen önde geleceğini düşünüp, bu kelimeleri söyleyip hemen önde gelmeyi bekliyor ve bir strateji geliştirmenin gereğini anlamıyorlar.
Oysa bu aşama oldukça önemlidir. Bu aşama olmazsa, sonuç alamayacağın bir proje içinde para, emek ve zaman kaybedebilirsin.
2. Site Üzerinde SEO
100 üzerinden 30 – 40 puan
Site üzerinde SEO uygulaması yapmak kesinlikle gereklidir ancak 2019 yılında artık tek başına yeterli değildir.
Web siten üzerinde çok iyi bir çalışma yaparak, mükemmel derecede SEO uyumu sağlasan bile Google’dan 100 üzerinden ancak 30-40 puan alırsın. Bu da, önde gelmek için 100 üzerinden 80 puan gerektiren rekabetçi kelimelerde siteni ilk sayfaya taşımak için yeterli olmaz.
3. Teknik SEO
100 üzerinden 20 – 30 puan
Google son dönemde sitelerin yazılım altyapılarının etkili şekilde çalışmasına ve sitelerin kullanışlılığına giderek daha çok önem vermeye başladı.
Bu durum, başarılı bir SEO çalışması için artık yazılımcıların da işin içine girmesini gerekli kılıyor.
Örneğin, sitenin yavaş açılıyor olması SEO açısından negatif etki yapıyor, sitenin hızlandırılması için kodlar tarafında yazılımcıların çalışma yapması gerekiyor.
Günümüzde SEO çalışmalarında Google’ın 100 üzerinden verdiği puanlardan 20-30 puan bu bölümden geliyor.
4. Bağlantı Geliştirme
100 üzerinden 40 puan
Web siten üzerinde yaptığın çalışmalar ile Google’a sitenin arama yapılan kelime ile ilgili olduğunu ve ziyaretçiler açısından kullanışlı bir yapıda olduğunu anlatmaya çalışıyorsun.
Google ise bunu yeterli görmüyor ve web ortamında senin ne kadar popüler olduğuna da bakıyor.
Web ortamında diğer sitelerden aldığın bağlantılar, diğer sitelerde alan adının geçiyor olması, marka isminin yaygın kullanılması ve sosyal medyadaki popülerlik durumun gibi konular sana 100 üzerinden 40 puan getiriyor.
5. Arama Sonuç Sayfası (SERP) Çalışmaları
Web siten üzerinde ve web ortamında büyük emek vererek yaptığın çalışmaların bir sonuca varması için bu aşama çok önemlidir.
“Ne var bunda, arama sonuçlarında önde gelince zaten tıklanacağım.” diye düşünme.
Google’ın elinde, hedef kelimelerinde arama sonuç sayfasında her sonucun hangi oranda tıklandığı ile ilgili detaylı bilgi var. Başka bir siteyi düşürüp, yerine seni getirdiğinde ondan daha az mı, daha çok mu tıklama alacaksın?
Diyelim ki tıklandın. İnsanlar sitende kalıyor mu, arama sonuç sayfasına geri mi dönüyor?
Bu önemli. Çünkü normalden az tıklama alıyorsan ya da tıklayıp sitene gelen kişiler arama sonuç sayfasına geri dönüp başka sonuca tıklıyorsa, çok kısa zamanda sonuçlardan düşeceksin ve SEO çalışmalarında gerçekleştirdiğin tüm çaba boşa gidecek.
2020 Yılında Google’da Önde Gelmek İçin Ne Yapmalısın?
Siten İçin En Uygun Stratejiyi Belirle
Doğru Anahtar Kelimeleri Nasıl Seçebilirsin?
Site Üzerinde SEO
Teknik SEO
Sitene Bağlantı Sağlamak & Web Genelinde Popülerlik
Yerel SEO, Öne Çıkarılmış (Featured) Snippet Yapısı İçinde Başarılı Olmak, Ses ile Arama
Arama Sonuç Sayfası (SERP) Performansı
SEO Projesi 2020 Başarı Akış Tablosu
Detaylı olarak burada okuyun: 2020 SEO Taktikleri
2020 Dijital Reklam Stratejileri
2020 Yılının Öncelikli Konusu: Her Gün Yüzlerce Mesaj Gören Kişinin Dikkatini Reklam Mesajı ile Çekmek
Önce 2020 yılına bireylerin internet kullanma alışkanlıkları üzerinden bakalım:
* Günümüz tüketicisi her gün yüzlerce pazarlama mesajı ile karşılaşıyor ve bunların neredeyse hiçbirini hatırlamıyor.
* İnsan beyni her gün 34 gb. büyüklükte bilgi ile yükleniyor.
* İnsanlar internette bölünmüş anlarda yaşıyorlar. Gençler mobil telefonunu günde 86 defa kontrol ediyor. Bu mikro anlarda genellikle içerikleri gözleriyle tarıyor, kendi bakış açıları ile örtüşmeyen içerikleri hızlı bir şekilde geçiyorlar.
* Dikkat süresi (attention span) 8 saniyeye düştü.
* Kullanıcılar Faceboook üzerinde bir içeriği incelemek için sadece 1,7 saniye harcıyor.
İnsanlar Reklam Görmek İstemiyor ve Reklamlara Güvenmiyor.
İnsanlar her gün gerçekleşen bu yoğun mesaj yağmurundan bunalmış durumdalar ve buna bir çözüm bulmaya çalışıyorlar. Online reklam engelleyici program kullanımı hızla artarak 600 milyon kullanıcının üstüne çıktı.
Pek çok örnekte banner tıklama oranları binde 1’lerin altında kalıyor.
Mobil reklam tıklamalar büyük ölçüde yanlışlıkla gerçekleşiyor.
Bir mobil reklama isteyerek sık olarak tıklarım diyenler %8 seviyesinde kalıyor, bazen tıklarım diyenler ile bu oranın ancak %30’lara yükseliyor.
Nielsen Global Trust in Advertising araştırmasına göre insanların %92’si tanıdıkları kişilerin önerilerine ve %70’i online ortamdaki müşteri görüşlerine güvenirken, mobil cihazlardaki metin reklamlara güven oranı %29’da kalmıştır.
Hubspot sitesinde yayınlanan bir diğer araştırmada, insanların %81’inin aile ve arkadaşlarının önerilerine bir ticari işletmenin önerisine oranla daha fazla güvendiği ortaya çıkmıştır. Katılımcıların %69’u reklamlara ve %71’i sosyal medyada yer alan sponsorlu reklamlara güvenmediğini söylemiştir.
Hubspot sitesinde yer alan bir araştırmada memnun olunmayan reklam modellerinde pop-up reklamlar %73, cep telefonunda gözüken reklamlar %70 oy almıştır.
Online reklamların 2-3 sene önceye göre daha rahatsız edici olduğunu söyleyenlerin oranı %91’e ulaşırken, imkanım olsa mobil reklamların tamamını engellemek isterdim diyenlerin oranı %83 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Peki, Bu Kişileri 2020 Yılında Reklam ile Nasıl Etkileyebilirsin?
2020 yılında Böl ve Fethet Yöntemi ile Dijital Reklam Dönüşümünü En Üst Noktaya Nasıl Çıkarabilirsin?
Google Ads (Adwords) Reklamları
Facebook, Instagram & Messenger Reklamları
Detaylı olarak burada okuyun: 2020 Dijital Reklam Stratejileri
2020 Sosyal Medya Stratejileri
Sosyal Medya 2020 Yılında Hala Çekici
2007 yılında 373 milyon kişi olan sosyal medya global kullanıcı sayısı, 2012 yılında 1 milyar kişi seviyesini aştı ve 2017 yılında 3 milyar kişiye yaklaştı. Sadece Facebook’un 2,1 milyar üyesi var.
Instagram’a her gün 95 milyon fotoğraf yüklenirken, 4,2 milyar beğeni oluşuyor. Twitter’a günde 500 milyon post giriliyor.
İnsanlar sosyal medyayı kullandıkça, hedef kitleleri bu platformlarda yer alan markalar için de bu ortamda bulunmak vazgeçilmez oluyor.
2020’nin Önde Gelen Konusu Dönüşüm Sağlamak ve Düşen Organik Erişim ile Mücadele
Markalar bir yandan sosyal medyanın yapısının bu olduğu düşünüp, insanları eğlendirecek içerikler paylaşıyor, diğer yandan araştırmalarda en büyük problem olarak sosyal medyadan ticari sonuç (ROI) elde etmek konusunu belirtiyorlar.
2017 yılında 111 ülkede 2.738 sosyal medya profesyoneli ile gerçekleştirilen “State of Social Marketing” raporunda hem ajanslar hem de markalar için en büyük zorluk %58,7 ile açık ara dönüşüm ölçümlenmesi oldu. Onu %33,6 ile sosyal medyayı ticari hedeflere bağlamak izledi. Diğer 10 konu %30’un altında puan aldı.
Öte yandan haber akış sayfasında artan rekabet, hikayeler formatının öne çıkması ve sosyal platformların reklam verilmesini teşvik etmesi gibi nedenler ile sosyal sitelerde organik erişim giderek azalıyor.
Facebook üzerinde Ekim 2013 tarihinden başlayarak sadece 5 ay içinde %12’den %6 seviyelerine gerileyen organik erişim düşüşü, Haziran 2019 tarihinden başlayarak Instagram’da da etkili olmaya başladı.
Bu durum, zaten dönüşüm yaratmakta zorlanan markaların işini 2020 yılında daha da zorlaştıran bir etken olarak ortaya çıkıyor.