2020 Dijital Pazarlama Stratejileri

İnternet dünyasının ilk günlerinden bu yana dijital pazarlama konusunda yazılmış sayısız yazı, bu alanda en yüksek dönüşümün nasıl sağlanabileceğini ve nasıl etkili sonuç üretilebileceğini anlatmaya çalışıyor.

Tüm bu çabaya rağmen, gerçekleştirilen araştırmalarda dönüşüm elde etmek konusu hala en büyük problemlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.

Sitelere sürekli daha fazla kişi getirmek için çabalanıyor, bunun için önemli bütçeler harcanıyor, fakat sağlanan ticari sonuçlar bir türlü tatminkar seviyelere ulaşmıyor.

“Daha fazla” yerine “daha doğru” trafiğe öncelik verilmediği ve farklı beklentileri olan tüm farklı alt hedef kitlelere aynı şekilde davranıldığı için olabilir mi?

Pek çok pazarlama uzmanı, her insanın kendisine özel bir yapısı olduğunu ve kendi bakış açısı ile en çok örtüşen iletişim mesajlarına en olumlu tepkiyi vereceğini söylüyor.

Ama hemen herkesin katıldığı bu söylem, iş uygulamaya geldiğinde göz ardı ediliyor. Dijital pazarlama çalışmalarının neredeyse tamamı, az sayıda mesajı çok sayıda insana iletmek üzere kurgulanıyor.

Sen her insana kendisinden farklı biri gibi davranırsan, onun da senin iletişim mesajına ilgi göstermemesinden daha doğal bir şey olamaz.

2020 yılında web ortamı her zamankinden daha kalabalık ve insanların dikkatini çekmek her zamankinden daha zor.  Geniş kitlelere sunulan standart pazarlama mesajlarının etkinliği çok düşük seviyelerde.

Sen farklı mesaj verebileceğin her kitleyi ayrıştırabilirsen, onların istekleri ile tam olarak örtüşen mesajları sunabilir, pek çok farklı mesaj arasından sıyrılıp en öne geçebilir ve etkili sonuç üretebilirsin.

Günümüz tüketicisi her gün yüzlerce pazarlama mesajı ile karşılaşıyor ve bunların neredeyse hiçbirini hatırlamıyor.

American Marketing Association (AMA) web sitesinde yer alan bir makalede, ortalama bir tüketicinin günde 10.000 pazarlama mesajı gördüğü (buzdolabındaki ürün etiketleri gibi mesajlar dahil) belirtiliyor.

Microsoft tarafından gerçekleştirilen bir çalışmada tüketicilerin günde 600 mesaja maruz kaldıkları söyleniyor.

New York Times web sitesinde yayınlanan bir makalede, şehirde yaşayan bir kişinin günde 5.000 mesaj gördüğü belirtiliyor. Makalenin temel aldığı araştırmaya katılan kişilerin yaklaşık yarısı, günümüzde pazarlama ve reklamcılığın kontrolden çıktığını düşünüyor.

The Guardian’da yayınlanan bir makalede ise günde yaklaşık 3.500 mesaj gördüğümüzden bahsediliyor. Gerçekleştirilen bir deneyde, 90 dakika içinde bir kişinin 100 markadan, 70 farklı formatta 250 reklam gördüğü söylenirken, bunlardan sadece 1 tanesini hatırlayabildiği vurgulanıyor.

Her gün, kullanıcılar Instagram’a 95 milyon fotoğraf yüklüyor, Twitter’da 500 milyon post yayınlıyor, YouTube’a 700.000 saatlik video yüklüyor, 281 milyar e-posta gönderiyor.

İnsan beyni her gün 34 gb. büyüklükte bilgi ile yükleniyor.

İnsanlar her gün gerçekleşen bu yoğun mesaj yağmurundan bunalmış durumdalar ve buna bir çözüm bulmaya çalışıyorlar.

Her gün karşılarına çıkan iletişim mesajı sayısı o kadar arttı ki, insanlar artık okumuyor, sadece göz gezdiriyor, ta ki karşılarında gerçekten ilgilendikleri bir şey görene kadar.

İşte tam da bu nedenle, vereceğin mesajın alacak kişi ile tam olarak örtüşmesi gerekiyor.

İnsanları Birkaç Saniye İçinde Nasıl Etkileyebilirsin?

Bir kişi mobil telefonunu günde 47 defa kontrol ediyor, gençlerde bu rakam 86 defaya yükseliyor. 10 kişiden 9’u sabah kalktıktan sonra bir saat içinde mobil telefonunu kontrol ediyor.

Bu mikro anlarda genellikle içerikleri gözleriyle tarıyor, kendi bakış açıları ile örtüşmeyen içerikleri hızlı bir şekilde geçiyorlar.

Microsoft tarafından 2.000 katılımcı ile gerçekleştirilen bir çalışmada, dikkat süresinin (attention span) 8 saniyeye düştüğü ortaya çıktı.

Faceboook, mobil kullanıcıların bir içeriği incelemek için ortalama olarak sadece 1,7 saniye harcadığını söylüyor.

Bu kişiler interneti yoğun olarak kullansalar da, dikkatleri bölünmüş durumda ve onları etkilemek için sadece birkaç saniyen var.

Bu kadar kısa sürelerde insanların ilgisini kazanmak için, bakış açısı farklı olan kişileri ayırmalı ve her gruba bir bakışta algılayacakları odaklı mesajları vermelisin.

Geniş kitlelere genel mesajlar vermek günümüzde artık etkili bir sonuç üretmiyor.

Başarı için doğru kişiye, doğru zamanda, doğru mesaj vermelisin. Bunu başarmanın yolu ise Böl ve Fethet Yöntemini uygulamak.

Böl ve Fethet Yöntemini Nasıl Uygulayabilirsin?

Detaylı olarak burada okuyun: Böl ve Fethet Yöntemi: 2020’de Aynı Bütçe, Çok Daha Yüksek Sonuç

2020 SEO Taktikleri

Google’da günde 6 milyar, yılda 2 trilyon arama yapılıyor. Dünya çapında hemen herkes Google kullanıyor.

Bu durum web sitesi yöneticilerini heyecanlandırıyor. Herkes Google arama sonuçlarında önde gelip, ücret ödemeden web sitelerine ziyaretçi akını olsun istiyor.

Bu da önemli bir rekabet yaratıyor. Google’da indeksli sayfa sayısı 1998 yılında sadece 26 milyon iken, 2008 yılında 1 trilyon ve 2016 yılında 130 trilyon seviyesini aştı.

Herkes Onu İkna Etmek İçin Çalıştıkça, 2020 Yılında Google Site Sahiplerine Daha Az Güveniyor

2000’lerin başında Google, ona her söylenene inanan saf bir kişi gibiydi. Web sayfalarında yazan her kelimeye inanıp, bunları temel alarak siteleri arama sonuçlarında önde getiriyordu.

Bugün artık pek çok kişinin kendisini kandırmaya çalıştığının bilinci ile hareket eden Google, kendisini yanıltmaya çalışanları anlamak için çeşitli kontrol sistemleri kullanıyor. Panda algoritması ile web sitesi içeriklerini, Penguen algoritması ile siteye gelen bağlantıları denetliyor. Kandırılmadığından emin olmak istiyor.

Tek konuya değil, çok sayıda konunun bileşimine bakıyor.

Bu nedenle günümüzde SEO çalışmasında başarılı olmak istiyorsan, tek bir konuya değil, araştırma ve strateji geliştirme, site üstünde çalışmalar, site kullanışlılığı ile ilgili çalışmalar, bağlantı geliştirme ve web genelinde çalışmalar, arama sonuç sayfasına yönelik çalışmalar gibi pek çok konuya odaklanmalısın.

2020 Yılında SEO Projesinde Başarının 5 Adımı

Pek çok SEO projesi, dar bir kapsam ile site üzerinde kelime çalışmaları ve bağlantı geliştirme konularına odaklanır. Ancak bu durum çoğu zaman istenilen sonuçları üretmekte yeterli olmaz.

2019 yılında etkili sonuç elde etmek istiyorsan, SEO projesinin aşağıdaki 5 aşamasında da başarılı olmak zorundasın.

1. Araştırma, Strateji Belirleme & Anahtar Kelime Seçimi

Şirketler genellikle bu aşamayı zaman kaybı olarak görüyor, boşa para ödedikleri ve hiçbir çalışma yapılmayan bir dönem olarak değerlendiriyorlar.

Sitelerinin, istedikleri her kelimede hemen önde geleceğini düşünüp, bu kelimeleri söyleyip hemen önde gelmeyi bekliyor ve bir strateji geliştirmenin gereğini anlamıyorlar.

Oysa bu aşama oldukça önemlidir. Bu aşama olmazsa, sonuç alamayacağın bir proje içinde para, emek ve zaman kaybedebilirsin.

2. Site Üzerinde SEO

100 üzerinden 30 – 40 puan

Site üzerinde SEO uygulaması yapmak kesinlikle gereklidir ancak 2019 yılında artık tek başına yeterli değildir.

Web siten üzerinde çok iyi bir çalışma yaparak, mükemmel derecede SEO uyumu sağlasan bile Google’dan 100 üzerinden ancak 30-40 puan alırsın. Bu da, önde gelmek için 100 üzerinden 80 puan gerektiren rekabetçi kelimelerde siteni ilk sayfaya taşımak için yeterli olmaz.

3. Teknik SEO

100 üzerinden 20 – 30 puan

Google son dönemde sitelerin yazılım altyapılarının etkili şekilde çalışmasına ve sitelerin kullanışlılığına giderek daha çok önem vermeye başladı.

Bu durum, başarılı bir SEO çalışması için artık yazılımcıların da işin içine girmesini gerekli kılıyor.

Örneğin, sitenin yavaş açılıyor olması SEO açısından negatif etki yapıyor, sitenin hızlandırılması için kodlar tarafında yazılımcıların çalışma yapması gerekiyor.

Günümüzde SEO çalışmalarında Google’ın 100 üzerinden verdiği puanlardan 20-30 puan bu bölümden geliyor.

4. Bağlantı Geliştirme

100 üzerinden 40 puan

Web siten üzerinde yaptığın çalışmalar ile Google’a sitenin arama yapılan kelime ile ilgili olduğunu ve ziyaretçiler açısından kullanışlı bir yapıda olduğunu anlatmaya çalışıyorsun.

Google ise bunu yeterli görmüyor ve web ortamında senin ne kadar popüler olduğuna da bakıyor.

Web ortamında diğer sitelerden aldığın bağlantılar, diğer sitelerde alan adının geçiyor olması, marka isminin yaygın kullanılması ve sosyal medyadaki popülerlik durumun gibi konular sana 100 üzerinden 40 puan getiriyor.

5. Arama Sonuç Sayfası (SERP) Çalışmaları

Web siten üzerinde ve web ortamında büyük emek vererek yaptığın çalışmaların bir sonuca varması için bu aşama çok önemlidir.

“Ne var bunda, arama sonuçlarında önde gelince zaten tıklanacağım.” diye düşünme.

Google’ın elinde, hedef kelimelerinde arama sonuç sayfasında her sonucun hangi oranda tıklandığı ile ilgili detaylı bilgi var. Başka bir siteyi düşürüp, yerine seni getirdiğinde ondan daha az mı, daha çok mu tıklama alacaksın?

Diyelim ki tıklandın. İnsanlar sitende kalıyor mu, arama sonuç sayfasına geri mi dönüyor?

Bu önemli. Çünkü normalden az tıklama alıyorsan ya da tıklayıp sitene gelen kişiler arama sonuç sayfasına geri dönüp başka sonuca tıklıyorsa, çok kısa zamanda sonuçlardan düşeceksin ve SEO çalışmalarında gerçekleştirdiğin tüm çaba boşa gidecek.

2020 Yılında Google’da Önde Gelmek İçin Ne Yapmalısın?

Siten İçin En Uygun Stratejiyi Belirle

Doğru Anahtar Kelimeleri Nasıl Seçebilirsin?

Site Üzerinde SEO

Teknik SEO

Sitene Bağlantı Sağlamak & Web Genelinde Popülerlik

Yerel SEO, Öne Çıkarılmış (Featured) Snippet Yapısı İçinde Başarılı Olmak, Ses ile Arama

Arama Sonuç Sayfası (SERP) Performansı

SEO Projesi 2020 Başarı Akış Tablosu

Detaylı olarak burada okuyun: 2020 SEO Taktikleri

2020 Dijital Reklam Stratejileri

2020 Yılının Öncelikli KonusuHer Gün Yüzlerce Mesaj Gören Kişinin Dikkatini Reklam Mesajı ile Çekmek

Önce 2020 yılına bireylerin internet kullanma alışkanlıkları üzerinden bakalım:

* Günümüz tüketicisi her gün yüzlerce pazarlama mesajı ile karşılaşıyor ve bunların neredeyse hiçbirini hatırlamıyor.

* İnsan beyni her gün 34 gb. büyüklükte bilgi ile yükleniyor.

İnsanlar internette bölünmüş anlarda yaşıyorlar. Gençler mobil telefonunu günde 86 defa kontrol ediyor. Bu mikro anlarda genellikle içerikleri gözleriyle tarıyor, kendi bakış açıları ile örtüşmeyen içerikleri hızlı bir şekilde geçiyorlar.

Dikkat süresi (attention span) 8 saniyeye düştü.

Kullanıcılar Faceboook üzerinde bir içeriği incelemek için sadece 1,7 saniye harcıyor.

İnsanlar Reklam Görmek İstemiyor ve Reklamlara Güvenmiyor.

İnsanlar her gün gerçekleşen bu yoğun mesaj yağmurundan bunalmış durumdalar ve buna bir çözüm bulmaya çalışıyorlar. Online reklam engelleyici program kullanımı hızla artarak 600 milyon kullanıcının üstüne çıktı.

Pek çok örnekte banner tıklama oranları binde 1’lerin altında kalıyor.

Mobil reklam tıklamalar büyük ölçüde yanlışlıkla gerçekleşiyor.

Bir mobil reklama isteyerek sık olarak tıklarım diyenler %8 seviyesinde kalıyor, bazen tıklarım diyenler ile bu oranın ancak %30’lara yükseliyor.

Nielsen Global Trust in Advertising araştırmasına göre insanların %92’si tanıdıkları kişilerin önerilerine ve %70’i online ortamdaki müşteri görüşlerine güvenirken, mobil cihazlardaki metin reklamlara güven oranı %29’da kalmıştır.

Hubspot sitesinde yayınlanan bir diğer araştırmada, insanların %81’inin aile ve arkadaşlarının önerilerine bir ticari işletmenin önerisine oranla daha fazla güvendiği ortaya çıkmıştır. Katılımcıların %69’u reklamlara ve %71’i sosyal medyada yer alan sponsorlu reklamlara güvenmediğini söylemiştir.

Hubspot sitesinde yer alan bir araştırmada memnun olunmayan reklam modellerinde pop-up reklamlar %73, cep telefonunda gözüken reklamlar %70 oy almıştır.

Online reklamların 2-3 sene önceye göre daha rahatsız edici olduğunu söyleyenlerin oranı %91’e ulaşırken, imkanım olsa mobil reklamların tamamını engellemek isterdim diyenlerin oranı %83 seviyesinde gerçekleşmiştir.

Peki, Bu Kişileri 2020 Yılında Reklam ile Nasıl Etkileyebilirsin?

2020 yılında Böl ve Fethet Yöntemi ile Dijital Reklam Dönüşümünü En Üst Noktaya Nasıl Çıkarabilirsin?

Google Ads (Adwords) Reklamları

Facebook, Instagram & Messenger Reklamları

Detaylı olarak burada okuyun: 2020 Dijital Reklam Stratejileri

2020 Sosyal Medya Stratejileri

Sosyal Medya 2020 Yılında Hala Çekici

2007 yılında 373 milyon kişi olan sosyal medya global kullanıcı sayısı, 2012 yılında 1 milyar kişi seviyesini aştı ve 2017 yılında 3 milyar kişiye yaklaştı. Sadece Facebook’un 2,1 milyar üyesi var.

Instagram’a her gün 95 milyon fotoğraf yüklenirken, 4,2 milyar beğeni oluşuyor. Twitter’a günde 500 milyon post giriliyor.

İnsanlar sosyal medyayı kullandıkça, hedef kitleleri bu platformlarda yer alan markalar için de bu ortamda bulunmak vazgeçilmez oluyor.

2020’nin Önde Gelen Konusu Dönüşüm Sağlamak ve Düşen Organik Erişim ile Mücadele

Markalar bir yandan sosyal medyanın yapısının bu olduğu düşünüp, insanları eğlendirecek içerikler paylaşıyor, diğer yandan araştırmalarda en büyük problem olarak sosyal medyadan ticari sonuç (ROI) elde etmek konusunu belirtiyorlar.

2017 yılında 111 ülkede 2.738 sosyal medya profesyoneli ile gerçekleştirilen “State of Social Marketing” raporunda hem ajanslar hem de markalar için en büyük zorluk %58,7 ile açık ara dönüşüm ölçümlenmesi oldu. Onu %33,6 ile sosyal medyayı ticari hedeflere bağlamak izledi. Diğer 10 konu %30’un altında puan aldı.

Öte yandan haber akış sayfasında artan rekabet, hikayeler formatının öne çıkması ve sosyal platformların reklam verilmesini teşvik etmesi gibi nedenler ile sosyal sitelerde organik erişim giderek azalıyor.

Facebook üzerinde Ekim 2013 tarihinden başlayarak sadece 5 ay içinde %12’den %6 seviyelerine gerileyen organik erişim düşüşü, Haziran 2019 tarihinden başlayarak Instagram’da da etkili olmaya başladı.

Bu durum, zaten dönüşüm yaratmakta zorlanan markaların işini 2020 yılında daha da zorlaştıran bir etken olarak ortaya çıkıyor.

Instagram Takipçi Sayısını Arttırmak İçin Markalara Etkili 7 Öneri

Instagram’ın Popülerliği Hızla Artıyor

Popülerliği hızla artan Instagram 2018 yılında 800 milyon kullanıcıya ulaşmış durumda. Instagram’a her gün 95 milyon fotoğraf yüklenirken, 4,2 milyar adet beğeni oluşuyor.

Türkiye 33 milyon kullanıcı ile en çok kullanıcıya sahip 5. ülke durumunda bulunuyor.

Rakamların bu ilgi çekici yapısı, markaları da bu ortama çekiyor. 2018 yılı itibariyle 25 milyon marka Instagram’da faaliyet gösteriyor.

Peki siz bu ortamda gücünüzü nasıl arttırabilir, takipçi sayınızı nasıl yükseltebilirsiniz?

Bu konuda aşağıdaki 7 öneri size yardımcı olacaktır.

1. Web Varlıklarınızı Etkili Kullanın

İlk olarak, web sitenizden Instagram sayfanıza bağlantı vererek, ziyaretçilerinizin Instagram sayfanıza kolayca ulaşmasını ve sayfanızı beğenmesini sağlayabilirsiniz.

Web siteniz dışında sahip olduğunuz (blog gibi) web varlıklarından ve sosyal medya hesaplarından da profil bağlantısı olarak ya da post içerikleri ile Instagram sayfanıza yönlendirme yapabilirsiniz.

2. E-bültenlerden Destek Alın

E-bülten listenize duyuru yaparak, Instagram sayfanızı beğenmelerini isteyebilirsiniz. Bir teşvik ile bir araya getirdiğinizde en iyi sonucu verecektir.

3. Yarışmalar Düzenlemeyi Düşünün

Eski dönemlerde sık olarak kullanılan ve artık daha az tercih edilen bir yol olmakla beraber, sayfanda yarışmalar düzenleyebilirsiniz.

Bunu yaparken, yarışmaya ve sayfanıza katılacak olan kitlenin, hedef kitlenizden farklı ve alt seviye bir kitle olmamasına dikkat etmeniz gerekir.

4. Yüksek Etkileşim Yaratın

Sayfada gireceğiniz postlarda etkileşim yaratacak içeriklere öncelik verin. Sağlayacağınız her etkileşim, bu etkileşimi yapan kişinin arkadaşlarına da ulaşma potansiyeli taşıdığı için daha geniş kitlelere ulaşmanızı sağlayacaktır. Son Instagram algoritması, sağlanan etkileşimleri olumlu değerlendirmektedir.

Instagram’da postlarda etkileşim yaratmak için kullanacağınız görselin yapısı ve hedef kitleye erişmek için kullanacağınız etiket seçimi önemlidir. Etiketler ile hayran sayınızdan daha geniş bir kitleye erişebilirsiniz.

5. Facebook Reklamlarını (Instagram Üzerinde) Kullanın

Reklam olarak, Instagram için Facebook gibi doğrudan hayran kazanma reklamı şeklinde bir model bulunmuyor. Bu nedenle, bağlantıyı Instagram sayfa adresi olarak belirleyerek, web sitesi hedefli reklam modeli ile dolaylı bir çözüm üretilebiliyor.

Böyle bir reklam modeli kullandığınızda “…. için sayfamızı beğen.” ya da “….yı sayfamızda takip et.” gibi kısa, sonuca dönük ve Instagram sayfa adınızı da içerecek şekilde bir metin kullanmak en iyi sonucu sağlayacaktır.

6. Firmanızın Gücünden Destek Alın

Firmanızın internet dışı dünyada gerçekleştireceği çalışmalar ile Instagram sayfanıza destek olabilirsiniz.

Örneğin markanın mağazaları var ise, mağazaya gelen herkese üzerinde sosyal medya adreslerinin yazılı olduğu küçük renkli kartlar dağıtabilirsiniz. Ürün etiketleri ya da kutuları üzerinde sosyal medya adreslerini yazabilirsiniz.

Basın bültenlerinde, reklamlarda, outdoor çalışmalarda ya da etkinliklerde Instagram sayfa adresinize yer vererek, hedef kitlenizi Instagram sayfanıza katılmaya davet edebilirsiniz.

7. Bazı Başka Fikirler

Kurumsal bir yaklaşım olmamakla birlikte, bazı hesap yöneticileri “ben seni takip edeyim, sen de beni takip et” mantığı ile çeşitli hesapları takip edebiliyor. Bir süre sonra kendilerini takip etmeyen kişileri silip, yeni kişileri takip ederek hayran sayı-larını arttırmaya çalışıyor.

Bu yaklaşımın bir varyasyonu olarak, hedef kitlede bulunan kişilerin postlarını beğenmek söz konusu olabiliyor. Bu şekilde sizin hesabınızdan haberdar olan kişiler, sizin postlarınızı beğenebiliyor ya da hesabınızı takip edebiliyor.

Kimi zaman hesaplarına otomatik beğeni satın alan hesap yöneticileri de olabiliyor. Bu şekilde bilgileri dışında hesaba gelen kişilerin önemli bir bölümü kısa süre içinde hesabı takip etmeyi bırakıyor, kalanlar ise etkileşim ya da dönüşüm üretmiyor. Bu çerçevede otomatik beğeni satın almak çok mantıklı bir hareket olarak gözükmüyor.

Facebook Sayfaları Artık Yüzde 45 Daha Az Hayrana Ulaşıyor

Facebook’ta Hangi Haber Daha Yukarıda Gözüküyor?

Facebook EdgeRank algoritması, bireylerin Haber Kaynaklarında gördükleri haberlerin sıralamasını belirliyor ve bu çerçevede şirketlerin / markaların hayranları ile iletişim kurabilmeleri için büyük önem taşıyor. Bireylerin etkileşim oranları, başka bir deyişle ilgi çekici içerik daha üst seviyelerde yer alıyor.

Algoritma Değişti: Facebook Haberlerinizi Hayranlarınıza Göstermiyor!

Geçen hafta Amerika’da yayınlanan haberlerde, EdgeRank algoritmasının 21 Eylül tarihinde değiştirildiğini okuduk.  Yapılan analizler artık Facebook sayfalarında paylaşılan içeriklerin, sayfanın hayranlarına ortalama %45 daha az ulaştığını gösteriyordu ve bu çok büyük ve önemli bir gelişme idi. Etkileşim oranından bağımsız olarak genel gösterim seviyesini neredeyse yarı yarıya düşüren Facebook, içerikleri göstermek için “promoted post” adı altında ödeme almak istiyordu ve bu durum bir tepki yaratmıştı.

Türkiye Sayfaları Da Büyük Yara Aldı

Gelişmeler üzerine Türkiye’deki durumu pek çok sayfayı baz alarak analiz ettiğimizde benzer durumu görüyoruz. 21 Eylül tarihinden başlayarak farklı sektörlerden çeşitli sayfalarda %20-45 civarında kayıplar göze çarpıyor. Facebook, duvara girilen haberleri artık önemli ölçüde daha az kişiye gösteriyor!

Gösterim sayısının azalmasının yanı sıra, gösterilerin daha kötü yerlere çekilmesi ile gösterileri gören kişi sayısı da aşağı düşüyor. Bu işlemler olurken virallik seviyesi aynı kalıyor ya da bir miktar yükselme gözüküyor, yani girişleri göstermemenin viralliğin / etkileşimin kötüleşmesi ile bir bağlantısı yok. Virallik olsa da Facebook gönderileri, etkileşimde bulunan kişilerin arkadaşlarına göstermiyor, tüm gösterimi sayfa hayranlarına (küçülen bölümüne) odaklıyor.

Sayfanızı Mutlaka Analiz Edin!

Kırmızı çizgi 21 Eylül olmak üzere, sayfanızın istatistik bölümünden verileri gönderi bazında dışarı aktarıp, gerekli analizleri yapın, aksiyon planınızı oluşpturun. Girdiğiniz yazıların gösterim sayıları ile ilgili aşağıdaki şekilde bir grafik ile karşılaşmanız muhtemeldir. Nasıl yapacağınızı bilmiyorsanız ve en doğru rakamları aksiyon önerileri ile birlikte güvenilir bir kaynaktan almak istiyorsanız, bize ulaşın.

Hangi Girişler Daha Kötü Etkileniyor?

Genel olarak tüm girişlere yansımış gözüken bir durum söz konusu. Bununla birlikte yaptığımız analizlerde fotoğraf albümü ve video gibi girişlerin çok daha ciddi şekilde etkilendiğini görüyoruz. Facebook bu girişler için ücret ödenme ihtimalini yüksek gördüğü için normal şartlarda sayfa hayranlarına göstermiyor olabilir. Bir varsayım tabi.

Facebook’un Ayıbı: Zaten Olması Gerekeni Parayla Satmaya Çalışmak!

Global olarak bir tepki geliyor, bu da çok doğal. Facebook’un sayfaların sağ bölümlerinde yer verdiği reklamlar bu tepkiyi almıyordu. Google gibi, bunları belli oranda orta bölümün üst alanına taşıması da belki daha hoş görülebilirdi.

Ama hayranlarınız ile iletişim kurun diyerek tüm şirketleri / markaları buraya çağırmak, sonra da duvara girdikleri yazıları, resimleri, videoları hayranlara göstermeyip bunun için para istemek gerçekten çok anlamsız.

Halka arz sonrası büyük baskı altında olmaları ve gelir yaratmak için çırpınmaları anlaşılabilir ama bunu normal çalışma sistemini bloke edip “haraç” isteyerek yapmanın tepki çekeceği açık olarak görülmeli.

Facebook, sitede toplanan bir milyar kullanıcısına güven duyuyor olabilir ama şirketleri / markaları “haraç” alabileceği varlıklar olarak görmek orta / uzun vadede kendi varlıklarını ciddi şekilde tehlikeye atacaktır.

—————–

Okuyabileceğiniz yabancı sayfalar:

http://finance.yahoo.com/news/facebook-accused-changing-key-algorithm-203902336.html

http://www.jeffdoak.com/facebook-quietly-destroys-half-the-value-of-your-brand-page-overnight/

Facebook Üye Profillerini Kapatıyor, Sayfaların Hayran Sayıları Düşüyor – 2012

Facebook Sahte Profilleri Kapatıyor!

Facebook, Ağustos ayı başında Endonezya ve Türkiye gibi ülkelerde fake profil sayısının çokluğundan bahsetmişti: http://articles.cnn.com/2012-08-02/tech/tech_social-media_facebook-fake-accounts_1_facebook-accounts-facebook-profiles-facebook-estimates

yazının orjinal halindeki bölüm şöyleydi:

….. the percentage of accounts that are duplicate or false is meaningfully lower in developed markets such as the United States or Australia and higher in developing markets such as Indonesia and Turkey,” ……..

Eylül ayı sonuna kadar bu konuda bir çalışma görmemiştik. 24 Eylül haftasında bu konuda genel olarak bir hareketlenme olduğu istatistiklerden açık şekilde gözükmeye başladı. Facebook çok sayıda profili kapatıyor ve Türkiye bundan en çok etkilenen ülkelerin başında geliyor!


Kapanan Profiller Sayfalardaki Üye Sayısında Düşme Yaratıyor!

Sanal Mimarlar olarak sosyal medya ajansı hizmeti verdiğimiz müşterilerimizde bu konuda daha limitli etkiler görüyoruz. Yaşanan etki çok sık yarışma yapan, hangi kaynaktan geldiğini fazla umursamayıp üye sayısını hızlı arttırmak isteyen şirketleri daha büyük ölçüde etkiliyor.

Facebook istatistikleri üzerinden bakıldığında, sayfayı beğenmekten vazgeçme şeklinde gözüken bu istatistik aslında profillerin kapanması nedeniyle sayfayı beğenen hayran sayısındaki düşüşü simgeliyor. 

Yaklaşık 500,000 Kişi Silindi!

Social Bakers gibi rakam takip sitelerinden görülebileceği üzere daha önce Temmuz 2012 tarihinde gerçekleştiği gibi Eylül 2012 itibariyle de Türk Facebook kullanıcı sayısında yaklaşık 400-500,000 kişi azalma görüyoruz. Böylece son 3 ay toplamında 1 milyon kişiye yakın bir sonuç ortaya çıkıyor.

Bundan Sonra Ne Olacak?

Ekim itibariyle işlemin büyük ölçüde tamamlandığı ve üye sayılarının belli ölçüde stabilleştiği gözüküyor. Ancak bu işlemin son üç ay içinde ikinci defa gerçekleşmesi, son rakamlara göre toplam üye sayısı 1 milyar kişiye ulaşan Facebook’un rakam artışı yanı sıra temiz bir veritabanına sahip olma isteğini de gösteriyor.

Yüksek üye sayısına rağmen gelir yaratmakta zorlanan Facebook’un, üye kalitesini arttırmayı da öncelikli konuları arasına aldığı şeklinde bir varsayım düşünülebilir.

Facebook’un gelir yaratmada yaşadığı sıkıntılar sonrasında sayfalardan “haraç” istemesi ile ilgili yazıyı şu bağlantı ile okuyabilirsiniz: Facebook Sayfalarına Yapılan Girişler Artık Yüzde 45 Daha Az Hayrana Ulaşıyor!

Yöneticiler İçin 10 Maddede Sosyal Medya

2012 Yılında Her Yöneticinin Bilmesi Gereken Konular

1. Facebook Sayfanız, Yeni Web Siteniz Oldu

Web 2.0 ortamı içinde, web sitesi üzerinden tek yönlü sunulan bilgilerin etkinliğinin giderek azaldığı genel olarak bahsedilen bir konu. Bireyler, giderek artan oranda karşılıklı etkileşim kurabildikleri, paylaşımda bulunabildikleri yapıları tercih ediyor. Yeni timeline yapısı, multimedya eklemeleri ve iframe özelliği ile bir web sitesinin yaptığı pek çok işi yapan Facebook sayfaları da etkili bir sunuşa olanak sağlıyor. (Potansiyel) Müşterileriniz her gün gelip web sitenize bakmıyor olabilir ama muhtemelen her gün Facebook’a giriş yapıyorlar. Bu çerçevede Facebook sayfanız web sitenizden daha hareketli çalışan, sonuç üreten bir mecra olmaya aday gözüküyor.

2. Başarıyı Ölçemeden İş Yapmayın

2012 yılında artık sosyal medyada başarının ölçülmesi bilinmez değil. Hayran sayılarının yanı sıra etkileşim oranları da ön planda sunuluyor. Yönlendirme yaptığınız sitelerde, gelen trafiğin verimliliğini kolayca görebiliyorsunuz. Facebook’un istatistiklerini detaylandırması da derinlemesine analizlere olanak sağlıyor. Sadece takipçi sayısına bakmakla yetinmeyin.

3. Instagram ve Pinterest Yükseliyor

Facebook hala açık ara önde, Youtube ve Twitter’ın yeri sağlam. Foursquare kendini kabul ettirdi. 2012 yılı son dönemde ilgi gören siteler Instagram ve Pinterest olarak gözüküyor . Instagram mobil tabanlı, pinterest web tabanlı olarak görsel öğelerin etkili şekilde kullanılmasına olanak sağlıyor.

4. Türkler TT Yapar

Twitter Türkçe’leşene kadar, biraz ‘snob’, biraz entel, biraz zor beğenen bir yapıdaydı. Bu günlerde, değerli içerikler olsa da , genel yapı itibariyle çok fazla gereksiz konuşmanın  kirlettiği, herkesin her konuda atıp tuttuğu bir mahalle kahvesi gibi. Türk kullanıcılar o kadar yoğun kullanım gösteriyorlar ki, ilginin yoğunlaştığı konular kısa sürede dünya çapında TT (trending topic) olabiliyor.

5. İşi Gücü Olan Adam Linkedin’dedir

Sosyal medyada genel (mass) kitlenin enerjinizi tüketmesinden şikayetçiyseniz, Linkedin’e göz atın. Diğer sosyal medya sitelerinin yapabildiklerini yapamasa da, şirket sayfaları çok basit ve etkisiz kalsa da, iyi seviyede bir kitlenin yanında olmak mantıklı bir seçim. Şirket içinde şirket adına konuşabilecek kişilere yönelik görevlendirme yaparak, bu kişiler aracılığı ile bireysel bazda iletişim kurmak, paylaşımda bulunmak denenebilir.

6. Kendi TV Kanalınızı Açmaya Ne Dersiniz?

Youtube yoğun olarak kullanılıyor. Burada kanalınızı düzenleyip, videolarınızı yükleyerek kendinize özel e-TV kanalınızı oluşturmakfaydalı olacaktır. Sadece reklamları kullanmak doğal olarak daha az etki yaratabilecektir. Bu nedenle, etkinliklerden videolar, çeşitli uzman görüşleri videoları gibi daha renkli bir yapı sonuç verecektir.

7. Facebook Uygulama Yazılımları İle CRM’e Geçin

Facebook uygulama yazılımları ile takipçileriniz hakkında değerli bilgiler elinizde olmaktdır. Bu verileri kullanarak takipçilerinizi daha iyi anlamak, onlara özelleştirilmiş çözümler sunabilmek önemli değer yaratacaktır.

8. Her Birey Sorumlu Davranmıyor, Enerjinizi Verimli Kullanın

Sosyal medyada yer alan her birey malesef sorumlu davranmıyor. Markalara gidip ‘bedava ürün vermezseniz sizi her yerde rezil ederim’ diye şantaj yapanlar, haksız olsa da negatif yorumlarını sürdüren ve kendi dediği yapılana kadar hiç bir şey dinlemeyen kişiler, sosyal medyanın bireylere verdiği gücü kendi çıkarları için kullananlara örnek verilebilir. Herkese karşı ekstra nazik, ekstra ilgili olmanız, gücünüzü yanlış noktalarda tüketmenize neden olabilir. Gösterilen ilgi ve iletişim sürecini doğru şekilde yönetmelisiniz.

9. Şirkette Sosyal Medyayı Destekleyen Bir Yapı Oluşturun

Sosyal medya içeriğe aç ve bir gözün sürekli üzerinde olmasını gerektiren bir mecra. Bu çerçevede, şirketteki bilgi akışını, medya değeri taşıyan haberleri en güncel haliyle sosyal medyaya yönlendirmek, sosyal medyaya geri dönüşleri hızlı bir şekilde yapmak için yetki ve görevlendirmeleri net bir şekilde düzenleyip, buna uygun bir yapı oluşturmak önem taşıyor.

10. Sürekli Yenilenmeye Ayak Uydurun

Sosyal medya o hızlı yenileniyor ki her ay mevcut sosyal medya sitelerinde pek çok şey değişiyor, ortaya yeni siteler çıkıyor. Sayfaları açıp kendi haline bırakmak sizi birkaç ay içinde demode olmaya götürecektir. Kullanıcıların ilgisini çeken yeni siteleri takip etmeli, mevcut sitelerdeki yeniliklere uygun çözümler üretmelisiniz.

—————

Sosyal medya alanında, büyük kurumsal şirketleri başarıya taşıyan sosyal medya ajansı Sanal Mimarlar’ı arayarak konuyla ilgili daha detaylı bilgi alabilirsiniz. Telefonumuz 0.212.2242370 , e-posta adresimiz: bilgi@sanalmimarlar.com

http://www.sanalmimarlar.com/